Sepetim (0) Toplam: 0,00
%30
Aristoteles'ten Savaş Adabı ve Ahlakı Kolektif

Aristoteles'ten Savaş Adabı ve Ahlakı; Âdâb-ı Harb ve Üslûb-ı CengÂdâb-ı Harb ve Üslûb-ı Ceng

Liste Fiyatı : 14,00
İndirimli Fiyat : 9,80
Kazancınız : 4,20
9786055166342
425050
Aristoteles'ten Savaş Adabı ve Ahlakı; Âdâb-ı Harb ve Üslûb-ı Ceng
Aristoteles'ten Savaş Adabı ve Ahlakı; Âdâb-ı Harb ve Üslûb-ı Ceng Âdâb-ı Harb ve Üslûb-ı Ceng
9.80
"Savaş" bütün zamanların en çetin realitesi. İki tarafı da keskin bir bıçak gibi tehlikeli. Bir bakıma da kullanımı niyetlere göre şekillenen doğal bir durum. İnsanın en soylu ve kayda değer taraflarından biri olabileceği gibi, yine insanın en zalim tarafını da açığa çıkarmakta. İster mücadele kelimesiyle dile getirilsin ister savaş kelimesiyle tanımlansın, insan önce kendindeki olumsuzluklardan başlayarak topluma ve tüm dünyaya doğru genişleyen bir perspektif içerisinde sürekli savaşmakta. Savaşı ve kavgası olmayan insan ne kadar insan? Ve olur olmadık her şeye savaş açan insan ne kadar insan? İnsanın bu dünyadaki yegane vazifelerden biri nerede ve hangi şartlarda bulunursa bulunsun barışa hizmet etmesi. Dünya tarihi iyiliğin ve kötülüğün mücadelesi şeklinde cereyan ediyor. İnsan da bu tarihte ya iyiliğe hizmet ederek kayda geçiyor, ya da kötülüğe alet olarak. Elbette "savaş"ın öncelikle kelimelerle olması, sözün önce kulaklara ve oradan da gönüllere ulaşmasıyla gerçekleşmesi en makbulü. Ya kulaklar duymak, gönüller nefretle dolu ise. İşte burada insanın temel değerleri koruması, erdemlere arka çıkması için başka yöntemler geliştirmesi gerekiyor. Bu yüzden kalem ve kılıç iki savaş aleti olarak kabul edilmiş. Bazen biri yeterli olmuş, bazen diğeri ve çoğu zaman da her ikisi birlikte. İşte bir kalem erbabı olan Aristoteles'in kılıç erbabı olan İskender-i Zülkarneyn'e yazdığı bu eser savaşın bir adabı ve ahlâkı olması gerektiğini göstermesi bakımından önemli bir kaynak.
  • Açıklama
    • "Savaş" bütün zamanların en çetin realitesi. İki tarafı da keskin bir bıçak gibi tehlikeli. Bir bakıma da kullanımı niyetlere göre şekillenen doğal bir durum. İnsanın en soylu ve kayda değer taraflarından biri olabileceği gibi, yine insanın en zalim tarafını da açığa çıkarmakta. İster mücadele kelimesiyle dile getirilsin ister savaş kelimesiyle tanımlansın, insan önce kendindeki olumsuzluklardan başlayarak topluma ve tüm dünyaya doğru genişleyen bir perspektif içerisinde sürekli savaşmakta. Savaşı ve kavgası olmayan insan ne kadar insan? Ve olur olmadık her şeye savaş açan insan ne kadar insan? İnsanın bu dünyadaki yegane vazifelerden biri nerede ve hangi şartlarda bulunursa bulunsun barışa hizmet etmesi. Dünya tarihi iyiliğin ve kötülüğün mücadelesi şeklinde cereyan ediyor. İnsan da bu tarihte ya iyiliğe hizmet ederek kayda geçiyor, ya da kötülüğe alet olarak. Elbette "savaş"ın öncelikle kelimelerle olması, sözün önce kulaklara ve oradan da gönüllere ulaşmasıyla gerçekleşmesi en makbulü. Ya kulaklar duymak, gönüller nefretle dolu ise. İşte burada insanın temel değerleri koruması, erdemlere arka çıkması için başka yöntemler geliştirmesi gerekiyor. Bu yüzden kalem ve kılıç iki savaş aleti olarak kabul edilmiş. Bazen biri yeterli olmuş, bazen diğeri ve çoğu zaman da her ikisi birlikte. İşte bir kalem erbabı olan Aristoteles'in kılıç erbabı olan İskender-i Zülkarneyn'e yazdığı bu eser savaşın bir adabı ve ahlâkı olması gerektiğini göstermesi bakımından önemli bir kaynak.
      Stok Kodu
      :
      9786055166342
      Boyut
      :
      120-195-0
      Sayfa Sayısı
      :
      208
      Basım Yeri
      :
      İstanbul
      Baskı
      :
      1
      Basım Tarihi
      :
      2014-01-28
      Kapak Türü
      :
      Karton
      Kağıt Türü
      :
      2.Hamur
      Dili
      :
      Türkçe
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat