Asimetrik Vakalarda Kıble Tayini
Liste Fiyatı :
13,50
İndirimli Fiyat :
9,45
Kazancınız :
4,05
9786054607419
487093
https://www.kitapberlin.com/asimetrik-vakalarda-kible-tayini
Asimetrik Vakalarda Kıble Tayini
9.45
Muhafazakâr saray, muhalifi olan her politik kesimi kolonize etmek istiyor. Bugün PKK bahanesiyle Kürtler, yarın Aleviler ve başkaları. İlk kolonize edilen ise İslamcılık oldu. İslamcılık, devlet aygıtının laboratuarında muhafazakârlaştırıldı ve başkalaştırıldı. İslamcılar, eleştirel ve bağımsız akılla iktidarı, toplumu, politikaları değerlendirmeleri gerekirken taraftar tribününün holiganları haline geldiler. Taraftarlıktaki taşkınlıkları, yabancılaşmanın doz aşımındandır.Türkiyedeki değişimin anlamını ve istikametini değerlendirmek isteyenlerin karşısına yeni Türkiye ile eski Türkiyenin kadrolarında becayiş (yer değiştirme) yaşandığı gerçeğinden başkası çıkmayacaktır. Bu değişimin felsefi, ideolojik, sahici, kalıcı ve yapısal bir temeli yoktur. Muhafazakâr iktidar herhangi bir iktidardan farksızdır. Erdoğanın ve çevresindekilerin dindarlığı onların politikalarına sadakat göstermemizin nedeni olamaz. Ayrıca bu, İslamın en temel ilkelerine aykırı. Ama zaten muhafazakârlık da İslamın en temel ilkelerinden firar etmenin kimliği değil mi? Bu iktidara koşulsuz itaat ancak dindarlıktan uzaklaşıp muhafazakârlaşmakla mümkün olabilirdi, öyle de oldu.Muhafazakârların siyasal ve sosyal iktidarının temelini oluşturan iktidar ve servet tekelciliğine itirazımız var. İktidarın ve servetin sosyalizasyonunu adil, eşitlikçi ve hakça bir düzen olarak savunuyoruz. Muhafazakârın itirazı laik kapitalizmeydi. Buna itiraz edip yerine dinî kapitalizmi kurdu. Yani teo-kapitalizmi. Teo-kapitalizm, Allahın mülkünü zimmete geçirmenin ilahiyatıdır.Dervişin kurduğu iktisadi rejimle ekonomiyi küresel kapitalizme otomasyona bağlayan AK Parti, iç siyaseti AB reformlarıyla Brüksele, dışpolitikayı da model ortaklıkla Washingtona otomasyona bağladı. Bugünden geriye baktığımızda 2002deki ak devrimin, 2003te Gürcistanda gerçekleşen gül devrimi, 2004te Ukraynada gerçekleşen turuncu devrim ve 2005te Lübnanda zuhur eden sedir devrimi bahsinden sayılması gerektiğini daha iyi anlayabiliyoruz. Tıpkı 2011de ortaya çıkan Arap baharı gibi.
- Açıklama
- Muhafazakâr saray, muhalifi olan her politik kesimi kolonize etmek istiyor. Bugün PKK bahanesiyle Kürtler, yarın Aleviler ve başkaları. İlk kolonize edilen ise İslamcılık oldu. İslamcılık, devlet aygıtının laboratuarında muhafazakârlaştırıldı ve başkalaştırıldı. İslamcılar, eleştirel ve bağımsız akılla iktidarı, toplumu, politikaları değerlendirmeleri gerekirken taraftar tribününün holiganları haline geldiler. Taraftarlıktaki taşkınlıkları, yabancılaşmanın doz aşımındandır.Türkiyedeki değişimin anlamını ve istikametini değerlendirmek isteyenlerin karşısına yeni Türkiye ile eski Türkiyenin kadrolarında becayiş (yer değiştirme) yaşandığı gerçeğinden başkası çıkmayacaktır. Bu değişimin felsefi, ideolojik, sahici, kalıcı ve yapısal bir temeli yoktur. Muhafazakâr iktidar herhangi bir iktidardan farksızdır. Erdoğanın ve çevresindekilerin dindarlığı onların politikalarına sadakat göstermemizin nedeni olamaz. Ayrıca bu, İslamın en temel ilkelerine aykırı. Ama zaten muhafazakârlık da İslamın en temel ilkelerinden firar etmenin kimliği değil mi? Bu iktidara koşulsuz itaat ancak dindarlıktan uzaklaşıp muhafazakârlaşmakla mümkün olabilirdi, öyle de oldu.Muhafazakârların siyasal ve sosyal iktidarının temelini oluşturan iktidar ve servet tekelciliğine itirazımız var. İktidarın ve servetin sosyalizasyonunu adil, eşitlikçi ve hakça bir düzen olarak savunuyoruz. Muhafazakârın itirazı laik kapitalizmeydi. Buna itiraz edip yerine dinî kapitalizmi kurdu. Yani teo-kapitalizmi. Teo-kapitalizm, Allahın mülkünü zimmete geçirmenin ilahiyatıdır.Dervişin kurduğu iktisadi rejimle ekonomiyi küresel kapitalizme otomasyona bağlayan AK Parti, iç siyaseti AB reformlarıyla Brüksele, dışpolitikayı da model ortaklıkla Washingtona otomasyona bağladı. Bugünden geriye baktığımızda 2002deki ak devrimin, 2003te Gürcistanda gerçekleşen gül devrimi, 2004te Ukraynada gerçekleşen turuncu devrim ve 2005te Lübnanda zuhur eden sedir devrimi bahsinden sayılması gerektiğini daha iyi anlayabiliyoruz. Tıpkı 2011de ortaya çıkan Arap baharı gibi.Stok Kodu:9786054607419Baskı:1Basım Tarihi:2012-01Kağıt Türü:2.Hamur
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.