Dert Taş Sabır

Aşkı için canından ve malından kimler vazgeçer ki, ya deliler, yada veliler. Çünkü delilerin aklı ermez de vazgeçer, velilerin de dünya da gözleri yoktur ondan vazgeçerler. Şimdi gel de al bizim akıllıların elinden, hem malını, hem canını. Deli ki her şeyden vazgeçip sarhoş olmuş saki şarabının için de. Veliler ki unutmuş dünyayı, dikmişler gözlerini menzilde ki o güzelim aşka. Dikkat kesilmişler, gözlerini bile kırpmadan bakıyorlar o menzile. Bakın güzel insanların geçmişlerine acıları vardır. Ya bir kayıptır bu yada bir yitirme, ama acıları her daim taze olduğu için hep güzel kalırlar. Bu bazen ölümle gelen acı olur, bazen de dert yüklü bir yaşamla, bazen de aşkla işte. Eee bizim de bir acımız var ki güzel adam olmaya talibiz. Unutma insan çaya benzer, önce su olur kaynar ateşte, sonra ateşte piştikten sonra da içine aldığı acı tatlı, dertli, yaralı halle demlenir işte, sonun da demini alınca da güzel insan olmuş olur. Her şeyin çoğu zara olduğundan beklemeyi de abartarak kaçırmamak lazım, çayın tadını da, her şey zamanın da güzel olur unutma. Yalnızlık kader değildir unutma, eğer yalnızsan Rabbin seni koruyordur. Yükü ağır olan adamları pek az insanlar anlar. Anlamalarını da bekleme zaten, anla herkesi, ama anlaşılmasan da olur. Kedileri sevmeyi unutma, sevgi her canlıya, cansıza lazım, sevgisiz her şey ölür. Bu dünya yeri canını olmayacak şeyler için sıkmaya değmez. O yüzden olacak şeylere, gerçekten değecek şeyler için canını sık, üzül. Aşık olmayı ihmal etme, Aşık ol.