Henüz Yolcuyum
Liste Fiyatı :
9,30
İndirimli Fiyat :
6,51
Kazancınız :
2,79
9786058180482
9322587
https://www.kitapberlin.com/henuz-yolcuyum
Henüz Yolcuyum
6.51
1940 senesinin onuncu gününde büyük amcamın motosikletini çaldık ve bir müddet bindik. Meyve hırsızlığını çok erken öğrenmiştik. İnsanların bahçelerinin duvarına tırmanırdık ve incir ile nar çalardık. Ne keyifliydi. Geceleri, Sâfiâbad Çölü'nde göğsümüzün üzerinde sürüne sürüne karpuz ve salatalık tarlalarına kadar giderdik. Karanlık ve acıyı bağrımıza basardık. İyi bir alıştırmaydı. Hâlâ ne zaman elimi bir meyveye yaklaştırsam, o tanıdık acıyı hissederim.
Evimiz çöle komşuydu. Bütün rüyalarımda çöle yer vardı. Büyüdüğümde, küçük amcam bana ok atmayı öğretti. İlk vurduğum kuş bir gökkuzgunuydu. Avlanmak beni hiçbir zaman hoşnut etmedi. Ama beni günbatımından önce çöle çeken de avcılıktı. Avda, doğanın organizmasını perdesiz olarak gördüm. Ben yıllarca namaz kılmışım. En büyükler kılıyordu, ben de kılıyordum.
Bir gün mescit kapalıydı. Yolun başındaki bakkal dedi ki: Namazı mescidin damında kılın da Allah'a birkaç metre daha yakın olun. Benimle ağır bir şekilde dalga geçmek, etrafımdakilerin dini, mezhebi olmuştu Ve ben yıllarca, Tanrısı olmayan bir dindar olarak kaldım
Evimiz çöle komşuydu. Bütün rüyalarımda çöle yer vardı. Büyüdüğümde, küçük amcam bana ok atmayı öğretti. İlk vurduğum kuş bir gökkuzgunuydu. Avlanmak beni hiçbir zaman hoşnut etmedi. Ama beni günbatımından önce çöle çeken de avcılıktı. Avda, doğanın organizmasını perdesiz olarak gördüm. Ben yıllarca namaz kılmışım. En büyükler kılıyordu, ben de kılıyordum.
Bir gün mescit kapalıydı. Yolun başındaki bakkal dedi ki: Namazı mescidin damında kılın da Allah'a birkaç metre daha yakın olun. Benimle ağır bir şekilde dalga geçmek, etrafımdakilerin dini, mezhebi olmuştu Ve ben yıllarca, Tanrısı olmayan bir dindar olarak kaldım
- Açıklama
- 1940 senesinin onuncu gününde büyük amcamın motosikletini çaldık ve bir müddet bindik. Meyve hırsızlığını çok erken öğrenmiştik. İnsanların bahçelerinin duvarına tırmanırdık ve incir ile nar çalardık. Ne keyifliydi. Geceleri, Sâfiâbad Çölü'nde göğsümüzün üzerinde sürüne sürüne karpuz ve salatalık tarlalarına kadar giderdik. Karanlık ve acıyı bağrımıza basardık. İyi bir alıştırmaydı. Hâlâ ne zaman elimi bir meyveye yaklaştırsam, o tanıdık acıyı hissederim.
Evimiz çöle komşuydu. Bütün rüyalarımda çöle yer vardı. Büyüdüğümde, küçük amcam bana ok atmayı öğretti. İlk vurduğum kuş bir gökkuzgunuydu. Avlanmak beni hiçbir zaman hoşnut etmedi. Ama beni günbatımından önce çöle çeken de avcılıktı. Avda, doğanın organizmasını perdesiz olarak gördüm. Ben yıllarca namaz kılmışım. En büyükler kılıyordu, ben de kılıyordum.
Bir gün mescit kapalıydı. Yolun başındaki bakkal dedi ki: Namazı mescidin damında kılın da Allah'a birkaç metre daha yakın olun. Benimle ağır bir şekilde dalga geçmek, etrafımdakilerin dini, mezhebi olmuştu Ve ben yıllarca, Tanrısı olmayan bir dindar olarak kaldım
Stok Kodu:9786058180482Sayfa Sayısı:80Baskı:1Basım Tarihi:2018-01Çeviren:Damla AnarKapak Türü:Karton KapakKağıt Türü:Kitap Kağıdı
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.