Kadınlar Gülmemeli

"Gelecek az sonra. Üstüne üstüne. Üstüne saldiracak. Az sonra. Az sonra bir et yigini, kokusmus soluguyla ve ilkel hayvanlarin saldirisina benzer saldirisiyla, o yabanil, o igrenç elleriyle, suracikta, fark etmez, belki de baska bir kösede; yerde, kapinin arkasinda, odanin orta yerinde, ya da lavabonun önünde, hiç acimadan, duygusuzluk, bayagilik ve büyük bir bencillikle isteklerinde kullanacak seni. Gözleri dönmüs bir sekilde, bir tek seyi, onu, o âni yasamak, yalnizca kendisi yasamak için burada olacak." Remzi Karabulut'un klasiklesmis eseri Kadinlar Gülmemeli, bizleri hem iyi bir öykücüyle hem de sayfalara mahkûm olmayan, aklimiza bulasan, tadina doyulmaz öykülerle tanistirmisti. Güçlerini yasamin bencilliginden, kaostan, çirilçiplak duygulardan alan bu öyküler ve kahramanlari; tekrar tekrar okunmayi, üzerinde yeniden düsünülmeyi her zaman hak ediyor.