Sepetim (0) Toplam: 0,00
%30
Mapusane Gültekin Yıldız

Mapusane

Liste Fiyatı : 28,00
İndirimli Fiyat : 19,60
Kazancınız : 8,40
9786055397647
413439
Mapusane
Mapusane
19.60
Günümüz insanı için hapis cezası ve bu cezanın infaz edildiği hapishane, sanki çok eski çağlardan beri hep varolagelmiş tarihsiz bir kurumdur. Oysa sadece ikibuçuk asır geriye gidildiğinde, dünyanın hiçbir yerinde bugünkü manada bir hapishaneye rastlanmaz. Tarih boyunca esirler, zanlılar, suçlular ve siyasî mahbusların kapatıldığı her mekânı, günümüzdeki manasında hapishane olarak adlandırmak, hapishane ve mahbes arasındaki farkı göz ardı etmek demektir. Mahbes ve hapishane, farklı dünya tasavvurları ve toplum düzenlerinin farklı tezahürleridir. Kadîm dünyada zanlı, mahkûm ya da esirin kapatıldığı saray, kale, hisar, kule, tersane ya da çeşitli devlet görevlilerinin konutları birer mahbesti. Fakat bunların hiçbiri sadece suçluları ve tutukluları cezalandırmak ve dönüştürmek için tesis edilmiş müstakil birer hapishane değildi. Tanzimat ile başlayan idarî yeniden yapılanma ve bürokratik merkeziyetçilik politikalarının bir ürünü de hapishaneydi. Ülke içindeki cezalandırma pratiklerini tektipleştirmek ve standartlaştırmak isteyen Osmanlı idarecileri için hapishane, hem daha insani bir ceza aracı hem de Avrupa kaynaklı dış baskılara karşı kullanılabilecek önemli bir medeniyet sembolü idi. Osmanlı Devletinin yeni imajına uymadığı düşünülen kadîm zindanlar ve mahbesler bir bir kapatılırken, bunların yerini eldeki kıt kaynaklarla yapılmaya çalışılan irili ufaklı hapishaneler almaktaydı. Bürokrasinin hapishane reformu olarak adlandırdığı bu süreç, çok geçmeden bir hapishane proble- mini beraberinde getirdi. Pek çok mahbus daha muhakemeleri yapılamadan salgın hastalıklara kurban olurken, siyasî suçluların da hapishane müdavimleri arasına girmesi ile Avrupalı büyük devletlerin diplomatik baskıları arttı. Anglo-Amerikan Püritanizminin bir icadı olarak doğan modern hapishane kurumu, dünyanın hemen her yerinde olduğu gibi Osmanlı coğrafyasında da, yarım yüzyıl içinde büyük bir hayal kırıklığına dönüştü.
  • Açıklama
    • Günümüz insanı için hapis cezası ve bu cezanın infaz edildiği hapishane, sanki çok eski çağlardan beri hep varolagelmiş tarihsiz bir kurumdur. Oysa sadece ikibuçuk asır geriye gidildiğinde, dünyanın hiçbir yerinde bugünkü manada bir hapishaneye rastlanmaz. Tarih boyunca esirler, zanlılar, suçlular ve siyasî mahbusların kapatıldığı her mekânı, günümüzdeki manasında hapishane olarak adlandırmak, hapishane ve mahbes arasındaki farkı göz ardı etmek demektir. Mahbes ve hapishane, farklı dünya tasavvurları ve toplum düzenlerinin farklı tezahürleridir. Kadîm dünyada zanlı, mahkûm ya da esirin kapatıldığı saray, kale, hisar, kule, tersane ya da çeşitli devlet görevlilerinin konutları birer mahbesti. Fakat bunların hiçbiri sadece suçluları ve tutukluları cezalandırmak ve dönüştürmek için tesis edilmiş müstakil birer hapishane değildi. Tanzimat ile başlayan idarî yeniden yapılanma ve bürokratik merkeziyetçilik politikalarının bir ürünü de hapishaneydi. Ülke içindeki cezalandırma pratiklerini tektipleştirmek ve standartlaştırmak isteyen Osmanlı idarecileri için hapishane, hem daha insani bir ceza aracı hem de Avrupa kaynaklı dış baskılara karşı kullanılabilecek önemli bir medeniyet sembolü idi. Osmanlı Devletinin yeni imajına uymadığı düşünülen kadîm zindanlar ve mahbesler bir bir kapatılırken, bunların yerini eldeki kıt kaynaklarla yapılmaya çalışılan irili ufaklı hapishaneler almaktaydı. Bürokrasinin hapishane reformu olarak adlandırdığı bu süreç, çok geçmeden bir hapishane proble- mini beraberinde getirdi. Pek çok mahbus daha muhakemeleri yapılamadan salgın hastalıklara kurban olurken, siyasî suçluların da hapishane müdavimleri arasına girmesi ile Avrupalı büyük devletlerin diplomatik baskıları arttı. Anglo-Amerikan Püritanizminin bir icadı olarak doğan modern hapishane kurumu, dünyanın hemen her yerinde olduğu gibi Osmanlı coğrafyasında da, yarım yüzyıl içinde büyük bir hayal kırıklığına dönüştü.
      Stok Kodu
      :
      9786055397647
      Boyut
      :
      135-215-0
      Sayfa Sayısı
      :
      530
      Basım Yeri
      :
      İstanbul
      Baskı
      :
      1
      Basım Tarihi
      :
      2012-11-25
      Kapak Türü
      :
      Karton
      Kağıt Türü
      :
      2.Hamur
      Dili
      :
      Türkçe
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat