Safsatalar Ansiklopedisi; Akıl Yürüt(eme)menin Kısa TarihiAkıl Yürüt(eme)menin Kısa Tarihi
Liste Fiyatı :
34,65
İndirimli Fiyat :
24,26
Kazancınız :
10,39
9786051737690
9264380
https://www.kitapberlin.com/safsatalar-ansiklopedisi-akil-yurut-eme-menin-kisa-tarihi
Safsatalar Ansiklopedisi; Akıl Yürüt(eme)menin Kısa Tarihi Akıl Yürüt(eme)menin Kısa Tarihi
24.26
"İnsan akılcı düşünen bir hayvan değildir,
düşüncelerini akıl kılıfına uyduran bir hayvandır." –
Robert Heinlein
Safsata bilgisi sizi neden daha mutsuz edecek? (veya:
"Bu kitabı niye okumamalısınız?")
Hangi safsataların Latincesi size ortamlarda puan
kazandırır? (veya: "Niçin bu kitabı okumuş gibi
yapmalısınız?")
Ad hominem nedir hepimiz öğrensek, Demokrasi
Endeksi'nde 36 sıra atlayıp Papua Yeni Gine'ye yetişir
miyiz? Almanya kıskançlığından ne yapacağını şaşırıp bir
dünya savaşı daha başlatır mı?
Neden bizden bir "Devlet", bir "Retorik", bir "Organon"
çıkmamış?
Yunan bu işlere 2300 sene önce başladıysa, niye bugün
Mars'ta sirtaki yapmıyor, yerçekimsiz ortamda tabak
çanak kırmıyor?
İnsanlık Mars kolonisinden bahsedecek kadar
ilerlemişken, insan niye binlerce yıldır yerinde sayıyor?
En son ne zaman bir tartışma sonucu temel bir inancınızı
değiştirdiniz?
Akıl yürütme, davranışlarınızın başlangıcı mıdır sonu
mu?
Zihninizin sürücü koltuğunda mısınız, yolcu koltuğunda
mı? Bagajda kilitli misiniz -metafordan çıkamıyorum,
yardım edin- yoksa olan biteni yan şeritteki tıka basa
dolu otobüsten mi izliyorsunuz?
Bonus: Sizi bu kitabı almaya ikna edemeyeceksem, ne
diye akıl yürütme hakkında kitap yazayım?
Mantık, inanç, tartışma, özgür irade, evrimsel
psikoloji, grup dinamikleri, retorik, öykücülük, aşk,
şehvet, intikam... Reytingler için gereken ne varsa
hepsini içeren bu geniş coğrafyaya safsata
kapısından girmeyi deneyen ilk kişi ben değilim
elbette. Aristo denen bir genç hepimizden evvel
davranmış. Lakin bizim içeri girince yapacaklarımız
biraz farklı.
Kendimizi akıllı sanıyoruz ama bizi sürekli batıla,
ezbere, sloganlara, kutuplaşmaya, kalabalığın
aptallaştırıcı huzuruna çeken bir yanımız var. Amacım
"memleketi kurtarmak" veya içinizdeki o maymundan
bir übermensch yaratmak değil. Bu kitabın asıl amacı,
Delfi'deki Apollon Tapınağı'na 2500 sene önce
kazınmış o meşhur öğüdü yerine getirmek:
"Taşa oturma!
- Açıklama
- "İnsan akılcı düşünen bir hayvan değildir, düşüncelerini akıl kılıfına uyduran bir hayvandır." – Robert Heinlein Safsata bilgisi sizi neden daha mutsuz edecek? (veya: "Bu kitabı niye okumamalısınız?") Hangi safsataların Latincesi size ortamlarda puan kazandırır? (veya: "Niçin bu kitabı okumuş gibi yapmalısınız?") Ad hominem nedir hepimiz öğrensek, Demokrasi Endeksi'nde 36 sıra atlayıp Papua Yeni Gine'ye yetişir miyiz? Almanya kıskançlığından ne yapacağını şaşırıp bir dünya savaşı daha başlatır mı? Neden bizden bir "Devlet", bir "Retorik", bir "Organon" çıkmamış? Yunan bu işlere 2300 sene önce başladıysa, niye bugün Mars'ta sirtaki yapmıyor, yerçekimsiz ortamda tabak çanak kırmıyor? İnsanlık Mars kolonisinden bahsedecek kadar ilerlemişken, insan niye binlerce yıldır yerinde sayıyor? En son ne zaman bir tartışma sonucu temel bir inancınızı değiştirdiniz? Akıl yürütme, davranışlarınızın başlangıcı mıdır sonu mu? Zihninizin sürücü koltuğunda mısınız, yolcu koltuğunda mı? Bagajda kilitli misiniz -metafordan çıkamıyorum, yardım edin- yoksa olan biteni yan şeritteki tıka basa dolu otobüsten mi izliyorsunuz? Bonus: Sizi bu kitabı almaya ikna edemeyeceksem, ne diye akıl yürütme hakkında kitap yazayım? Mantık, inanç, tartışma, özgür irade, evrimsel psikoloji, grup dinamikleri, retorik, öykücülük, aşk, şehvet, intikam... Reytingler için gereken ne varsa hepsini içeren bu geniş coğrafyaya safsata kapısından girmeyi deneyen ilk kişi ben değilim elbette. Aristo denen bir genç hepimizden evvel davranmış. Lakin bizim içeri girince yapacaklarımız biraz farklı. Kendimizi akıllı sanıyoruz ama bizi sürekli batıla, ezbere, sloganlara, kutuplaşmaya, kalabalığın aptallaştırıcı huzuruna çeken bir yanımız var. Amacım "memleketi kurtarmak" veya içinizdeki o maymundan bir übermensch yaratmak değil. Bu kitabın asıl amacı, Delfi'deki Apollon Tapınağı'na 2500 sene önce kazınmış o meşhur öğüdü yerine getirmek: "Taşa oturma!Stok Kodu:9786051737690Boyut:135-210-0Sayfa Sayısı:512Basım Yeri:İstanbulBaskı:1Basım Tarihi:2020-09-08Kapak Türü:KartonKağıt Türü:3.HamurDili:Türkçe
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.